Bugün, 10 Kasım, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan bedenen ayrılışının 86. yıl dönümü. Evet, bedenen bir ayrılış bu. Zira O, idealleriyle, düşünceleriyle ve bizlere kazandırdıklarıyla 86 yıldır aramızda. O’nun izleri, Cumhuriyetimizin temelleri, özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi, her geçen gün daha da güçlenerek varlığını sürdürüyor. Ve hiç kuşkusuz, Atatürk, fikirleriyle, ilkeleriyle ve devrimleriyle nice 86 yıllar boyunca aramızda olmaya devam edecek.

 Atatürk’ü anmak, aslında onu sadece hatırlamak değil; O’nun derin vizyonunu anlamak, öğretilerini yaşatmak ve her geçen gün bu kutlu mirası daha ileriye taşımaktır. Anlamak, Türk milletinin birliğini, ülkesinin bölünmez bütünlüğünü koruyarak geleceğe güvenle bakmak demektir. Bu, aynı zamanda ülkemiz için, milletimiz için her türlü fedakârlığa, her türlü zorluğa karşı dik durabilmek ve mücadele etmek anlamına gelir.

 Atatürk'ün bizlere kazandırdığı Cumhuriyet, demokratik değerler, hukuk devleti, bilim ve çağdaşlık idealleri, her birimizin sorumluluğudur. Atatürk, milletinin eğitimiyle, kültürüyle, kalkınmasıyla ilgilenmiş ve Cumhuriyetimizi bu değerlerle inşa etmiştir. Bizler de bu mirası yaşatmak, korumak ve daha da ileriye taşımak için var gücümüzle çalışmalıyız.

 Bugün, 10 Kasım’da, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü ve onun şahsında bu vatan uğruna canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi sevgi, saygı ve minnetle anıyor; onların hatıralarına sonsuza kadar sahip çıkacağımızı bir kez daha vurguluyoruz.

Ruhu şad olsun...